Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Uğur Gülen, “Hemen hemen her 10 yılda bir büyük depremlerle sarsılan ülkemizde sigorta sektörü olarak üzerimize düşen sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirmeye gayret ettik. Deprem sonrasında sigorta bilincinin yaygınlaşması ve halkımızın maddi kayıplarını en aza indirmeye yönelik çözümler üretmek adına önemli adımlar attık” dedi. Gülen, 1999 Marmara Depremi sonrasında başlatılan Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) uygulamasının, vatandaşların deprem gibi doğal afetlere karşı daha iyi korunmasını sağlamak amacıyla büyük bir önem taşımakta olduğuna vurgu yaptı. 

Quick Sigorta destekli VacciZone’un kurucusuna TeknoFest 2024’ten büyük ödül Quick Sigorta destekli VacciZone’un kurucusuna TeknoFest 2024’ten büyük ödül

Geçen 25 yıl içerisinde, sektördeki paydaşlarıyla birlikte sigorta bilincinin artırılması, sigorta ürünlerinin çeşitlendirilmesi ve halkın sigortaya erişiminin kolaylaştırılması adına birçok projeye imza attıklarını belirten Gülen, “Deprem riski yüksek bir coğrafyada yer alan ülkemizde, sigortanın önemi her geçen gün daha da belirgin hale gelmektedir. Bu bilinçle, sigortacılık sektörünün daha da güçlendirilmesi, sigorta kapsamının genişletilmesi ve toplumun tüm kesimlerine ulaşılması yönünde çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Bu vesileyle, 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle anıyor, geride kalanlara bir kez daha sabır diliyoruz. Sigorta sektörü olarak, ülkemizi ve halkımızı daha güvenli bir geleceğe taşımak adına üzerimize düşen her türlü görevi yerine getirmeye devam edeceğimizin altını çizmek istiyorum” diye konuştu.

“Olası bir Marmara Depremine yönelik aralıksız çalışıyoruz”
Beklenen büyük Marmara Depremi olasılığının her geçen gün arttığını ve uzmanların olası tehlikelere dikkat çektiğine de dikkat çeken Gülen, “Deprem kuşağında bulunan ülkemizde hazırlıklarımızı tamamlamak için kaybedecek bir anımız bile bulunmamaktadır. İstanbul merkezli bir depremin olması durumunda, depremin şiddet ve merkezine göre ekonomik etkileri olacağı beklenmektedir. 

Marmara Bölgesi’nde ülkemiz nüfusunun yüzde 30’u barınmaktadır. Sigorta sektörü olarak 1999 Marmara Depremi sonrasındaki çalışmalarımızın yanında geçen yıl ülkemizin 11 ilini vuran Maraş Depremleri sonrasında da yoğun şekilde çalışmayı sürdürüyoruz” dedi. 

Gülen sigorta sektörünün olası bir Marmara Depremine yönelik çalışmalarına yönelik, “Şirketlerimiz Maraş Depreminden çıkan dersler ile olası bir Marmara depremi için daha yüksek reasürans korumaları satın aldılar ve kapasitelerini arttırmaya devam ederken, sigorta ürünlerinin içerik ve yapısını, deprem riskinin daha yüksek oranda korunması için geliştiriyorlar. Sigortalılarımızın poliçelerindeki Deprem içeriği ile ilgili daha fazla farkında olması için çalışmalar yapıyoruz. Ülkemiz genelinde deprem farkındalığı için sektörün tamamı tanıtım faaliyetlerinde bulunuyor. Olası afetler ve olası Marmara Depremi için iş sürekliliği çalışmalarımızı hızlandırırken, iş süreçlerimizi elden geçiriyoruz. Olası deprem için tüm partnerler ile bir koordinasyon çatısı oluşturulması için çalışırken, deprem farkındalığı ve hazırlığı için sigorta data analitiği çalışmalarımız sektör komitelerince çalışılmaya devam ediliyor” diye söyledi.

Editör: Serhat Bingöl