Okan bey, bugün HGR Hasar Restorasyon'un 2023 Kahramanmaraş depreminde yaptığı işlerden söz etmek için bir araya geldik. Ancak öncesinde, söyleşilerin vaz- geçilmez sorusu ile başlamak istiyorum. Okan Saraç ve HGR Hasar Restorasyon firmasını kısaca tanıyabilir miyiz?
Beni sigorta sektöründeki bir iş insanı olarak tanıyorsunuz. 90'lı yıllarda Türkiye'deki ilk yerleşik platoyu kurarak sinema ve TV sektörüne girdim. Sinema, televizyon bir tutkudur, kopmanıza izin vermez. Sinemanın çeşitli alanlarında faaliyetlerim devam ediyor. HGR Hasar Restorasyon ise daha eski bir deneyimin görünür hali diyebiliriz. Eşim, endüstriyel üretim tesisleri, otel ve hastaneleri kapsayan bir alanda tesis yönetim, yapısal ve bakım onarım, renovasyon işlerini yürüten kurumsal ve teknik altyapısı güçlü bir firmayı yönetiyordu. Çok farklı iki sektörden gelen, güç birliği ile HGR Hasar Restorasyon doğdu ve büyüyerek devam ediyor. İş hayatında bilgi, tecrübenin yanında öngörü de olmazsa olmaz. Belki de öngörüyü hepsinin üzerine almak gerekiyor. Burada sinema bana çok şey kattı. Her hasar ayrı bir dünya. Standart bir iş yapmıyoruz.
DEPREM TÜRKİYE'NİN GERÇEĞİ
Deprem Türkiye'nin gerçeği. Yani istemesek de bu film çekilecekti. Bunu gördük. Yıllar öncesinden katastrofik hasarlar ile ilgili hazırlıklarımızı yapmıştık. Çok güçlü bir lojistik altyapı yatırımımız var. Mobil konaklama, mobil ofis, mobil laboratuvar, kurtarmada kullandığımız yaşam kabinleri, bina yatay elemanlarını taşıyan dev hidrolikler gibi ciddi araç ve ekipmana sahibiz. Ayrıca hiç olmamasını dilemekle beraber hazırladığımız deprem senaryosunda, iş makineleri, bölgeye ulaşım, iş gücü, deprem yaşam alanı, finansman, merkezin alacağı roller ve daha birçok planlama önceden yapılmıştı. Bu bizim hızlı aksiyon almamızı sağladı. Bölgeye ilk giden ekip olduk. İkinci gün deprem bölgesindeydik. Çok büyük bir felaketti... Orada olmanız yetmiyor, kaosun önüne geçmek için planlı hareket etmemiz gerektiğini biliyorduk. Sigorta şirketleri ve eksperler de son derece hızlı aksiyon aldılar ve 3. gün hasar tespit görevlendirmeleri başladı.
184 HASAR TESPİTİ GERÇEKLEŞTİRDİK
Ağırlıklı sanayi tesisi ve Kahramanmaraş ili olmak üzere tüm bölgede 184 hasar tespiti gerçekleştirdik. Bu anlamda eksper ve sigorta şirketleri için hasar boyutunun hızlı belirlenmesinde büyük katkımız olduğunu düşünüyorum.
Sadece bu aksiyonlar baz alınsa bile, büyük bir organizasyonun gerekliliği kolaylıkla anlaşılabilirdi. Ekibimiz bu süreçte A'dan Z'ye insan üstü bir çaba göstermiş aynı zamanda özverili bir şekilde çalışmıştır. Bilindiği üzere ülkece yaşadığımız bu depremler çok büyük ve meydana geliş zamanları bakımından da birbirlerine oldukça yakın sürelerde oluşmuşlardır. Bu minvalde hasar tespitleri sırasında irili ufaklı bir yüzlerce artçı sarsıntılar olmaktaydı. Bu sebep ile yapısal hasarların artacağı ve hasar boyutunun büyüyeceği belliydi. Sigortaları bu tehlikeli duruma karşı uyardık ve bilgilendirdik. İş makineleriyle yapıları askıya alarak hem çalışanlarımızın güvenli bir şekilde işlerini yapmasını sağladık hem de içerdeki makine teçhizatın, emtia vb. kıymetlerin daha fazla enkaz altında kalarak hasarlanmasının önüne geçtik. Yükü taşıyamayan dikey yapı elemanlarına destek vermek çok önemli idi. İş makineleri yanında hidrolik sistemlerle de hasarın büyümesini engelledik. Biliyorsunuz bu yapılar çoğunlukla prekast veya çelik yapılardır.
İNSAN HAYATI EN BÜYÜK KIYMET
Yıkıldıklarında, çocukluğumuzda oynadığımız kibrit çöplerinin üst üstte yığılması gibi bir hal alırlar. Hep kıymetlerden bahsettik, elbette en büyük kıymet insan hayatı. Ekibimizin can güvenliği çok önemli ve ayrı bir boyut. İş kazalarının önüne geçmek için, çatı çalışmalarında vinçlerle desteklenen yoyo sistemleri ile çok şükür ekibe güvenli çalışma ortamı sağladık. Bir yapı elemanını alırken diğerlerini oynattığınızda, yapı elemanlarındaki hareketlilik hasarın büyümesine neden olur. Adeta ameliyat yapar gibi, ihtiyacın 2-3 katı vinç kullanarak makineleri ve diğer kıymetleri kurtardık. Diğer taraftan yapı çökerken direk makinenin üzerine çökmez, başka bir yapı elemanı ona destek veriyordur mutlaka. Bu yüzden, makineler için adeta yaşam alanları oluşur. Burada, makinelerin kullanılamaz hale geldiği nokta, artçılar, bundan da önemlisi binayı kaldırırken yapılan bilinçsiz uygulamalardır. Bu yüzden, endüstriyel hasarlarda hızlı olmak, bilinçli ve gerçekten eğitimli, tecrübeli ekiplerle, mühendislerle birlikte ve en önemlisi de planlı bir şekilde çalışmak büyük önem arz etmektedir.
ÜNİVERSİTE İŞ BİRLİKLERİ
Üniversitelerle yaptığımız iş birliklerimizde; akademisyenlerin çalışmaları, onlardan aldığımız bilirkişi raporları bizim mevzuata uygun çalışmamızı sağladı. Hasar yönetiminde en önemli konulardan biri olduğunu belirtmekte fayda var. Üzülerek belirtmeliyim ki, makine kurtarmadaki yetkinlik ne yazık ki Türkiye’de hiçbir yerde istenilen ölçüde değil. Enkaz kaldırır gibi binada çalıştığınızda, onarılabilir veya hasarsız kurtarılabilir makineleriniz ve diğer tüm kıymetleriniz hurdaya dönüşebilir. Ortalama bir tesisin 10 ila 20 milyon Euroluk makine yatırımı olduğunu düşünürseniz, bizim görev aldığımız tesislerde %80'lere varan kurtarma sağladık. Bunun parasal boyutunun 230 milyon Euro civarında olduğunu biliyorduk. Ancak Kahramanmaraş sanayicilerinin katıldığı bir toplantıda, makinelerini kurtardığımız ve bina onarımını yaptığımız sanayicilerden biri bizi çok şaşırttı. "Siz, kurtardığınız makine ve teçhizattın, emtianın, binanın parasal karşılığını hesaplıyorsunuz. Bu yanlış hesap" dedi. Çok şaşırdık. Devamında, "ekonomideki yeri, Türkiye'nin ihracattaki pazar payındaki kayıplar, makine ve teçhizatın yeniden üretilmesi halinde ithalat çıktıları ve makine teslim sürelerinin 6 ay ile 3 yıl süreceği gibi konuları da dikkate alarak bu veriler ile değerlendirme yapılması gerektiğini özellikle vurguladı. Hayata geçirdiğiniz tesislerin her birindeki payınızı en az 3'le çarpın" diyerek sözlerini bitirdi.
HGR OLARAK 700 MİLYON EUROLUK BİR KATMA DEĞER ÜRETMİŞİZ
Demek ki müşterimizin belirtmiş olduğu bilgileri de eklediğimizde sadece HGR olarak 700 milyon Euroluk bir katma değer üretmişiz. Bu, ülke adına yarışıp madalya kazanan sporcunun sevinci gibiydi bizim için. Firmamız ve sigorta sektörü için de gurur duyduk. O toplantıda, sigorta sektörünün önemi altı çizilerek vurgulandı. Bölgedeki sanayiciler genel olarak sigorta şirketlerinin yanlarında olduğunu ifade ettiler. Burada gözlemlerimi de aktarmak isterim. Şöyle ki; hasar onarım sürecini "biz kendimiz yapacağız" diyen ve bu karar doğrultusunda hareket eden sigortalıların bu süreçte yaşamış oldukları anlaşmazlık oranlarının çok fazla olduğunu tespit ettik. Bu anlaşılabilir bir durum, çünkü felaket ve üzüntü anında hem psikolojik hem de maddi şartlar normal günlerin dışında seyreder. Tam da bu günlerde dış desteğe ihtiyaç duyulur. Bu nedenle bu işin altından kalkarım diye yola çıkan çeşitli taahhütler veren firmalar ile sigortala /mağdurlar arasında anlaşmazlıklar çıkmış devamında hukuki süreçlerin yaşandığı duyulmuştur. İlaveten bilinçsiz enkaz kaldırma çalışmaları ve haksız tek yanlı taleplerin oluştuğu anlaşılmıştır. Çok şükür HGR olarak bizim üstlendiğimiz işlerde bu oranın yok denecek kadar düşük kaldığını gönül rahatlığı ile sizlerle paylaşabilirim. Başta sigortalılar, eksperler, acenteler, brokerlere ve sigorta şirketlerine büyük destek verdiğimizin kendileri tarafından da dile getirilmesi bizim için paha biçilmez bir ödül oldu.
4 AYDA İŞLERİN BÜYÜK KISMINI TESLİM ETTİK
Netice itibari ile çok yorularak ama alnımızın akıyla depremin ilk günü itibariyle, devam eden ilk aylarına kadar kurtarma süreci, sonrasında gerçekleştirilen onarımlarla 4 ayda işlerin büyük kısmını teslim ettik. Halen 100 dönümlük arazilerde kurulmuş 2 firmanın çalışmaları büyük bir hızla devam etmektedir. Onları da en kısa zamanda teslim etmiş olacağız. Tüm bu işlerin yapılmasında, sigorta şirketlerinin konuya hassasiyeti, oluşan hasarlara yaklaşımları, aynı şekilde eksper değerlendirmeleri en önemli faktördü. İşlerin çok hızlı ve ekonomik yürütülmesinin asıl kahramanı onlardı. Tüm paydaşların aynı odakla çalışmasının günlük hayatta ve sahadaki faydaları çok net görüldü. Bölgedeki Türk sanayisi ve bölge halkı adına; sigorta şirketleri, acenteler, brokerlar ve eksperlere teşekkür etmek gerekir. Bu ülkenin vatandaşı ve bölgede uzun süre hizmet veren biri olarak sizler aracılığı ile bunu belirtmek istedim.
Söyleşi için çok teşekkür ederiz Okan Bey, Sigorta sektörünün bir paydaşı olarak, bizim için de değerli bir söyleşi oldu. Son söz olarak ne söylersiniz?
Ülkenin neredeyse tamamı deprem bölgesi. Olmasını hiç istemediğimiz felaketler için kendimizi hazırlamıştık. Sahada da tatbikatları başarı ile tamamladık. Ancak, bir daha yaşanmamasını diliyoruz. Sigorta sektöründe katastrofik hasarlar ile ilgili reorganizasyon çalışmaları yapılıyor. Biz de sektörün bir paydaşı olarak, katastrofik hasar ve afet senaryolarımızı güncel tutuyoruz. Planlamalarımız, yatırımlarımız, eğitimlerimiz ve lojistiğimizle sigorta şirketleri, acenteler, brokerler ve eksperlerimize destek olmaya devam edeceğiz.